Sevgili Oğlum Nazif...
Rıza Tevfik'ten Oğluna Mektuplar
Ürün Özellikleri
- Basım Yılı:2025
- Sayfa Sayısı:472
- Kağıt Türü:Kitap Kağıdı
- Ebat:15,5 x 24
- Dil:Türkçe
- Cilt Durumu:Karton Kapak
- ISBN-13:9786255848215
Elinizdeki kitapta Rıza Tevfik'in, küçük oğlu Nazif Bölükbaşı'ya (1908-1986) 1920 yılından başlayarak 1943 yılına kadar Cünye (Lübnan), Amman, Kudüs, Lefkoşa, Oxford ve Londra'dan gönderdiği değişik uzunlukta 137 mektup yer almaktadır. Mektupların sayı itibarıyla büyük bir kısmı, 1933 yılında yüksek tahsil yapmak üzere İstanbul'a giden Nazif Bölükbaşı'ya, Rıza Tevfik'in Ürdün Krallığı'ndan emekli olduktan sonra yerleştiği Lübnan'ın sahil kasabası Cünye'den gönderilmiştir. Mektuplardan, Türkiye'nin ve Türk milletinin bir nevi idam fermanı sayılan Sevr Antlaşması'na imza atması yüzünden 150'likler arasında yer alan birinin oğlu olması dolayısıyla, İstanbul'da çaldığı hemen her kapının Nazif'in yüzüne kapandığı anlaşılmaktadır. Mektuplarda, yıllarca süren bu sıkıntılı ve tatsız sürecin bütün ayrıntılarıyla hikâyesi yer almaktadır.
20 Suriye lirası emekli maaşıyla karısıyla birlikte Cünye'de kıt kanaat yaşamaya çalışan Rıza Tevfik mektuplarında, hiçbir zaman hâlinden şikâyet etmese de öz vatanından, çoluk çocuğundan, eşinden dostundan uzakta, gurbet diyarında, yine de yalnızlık çekmekte; birkaç ahbabı dışında, çevresinde konuşacak, dertleşecek kimse bulunmamaktadır. Kitapta yer alan mektuplarda Rıza Tevfik'in Türkiye'deki bir kısım yeni müesseselerle genel anlamda eğitim hayatı, ders kitapları, dil anlayışı, yeni devrin bir kısım politikacı ve gazetecileriyle adım adım yaklaşmakta olan II. Dünya Savaşı üzerine yaptığı değerlendirmeler de dikkate değer mahiyettedir. Ayrıca, Sevr'e imza atması dolayısıyla yapılan tenkitlere verdiği cevaplar, 150'liklerin affı, şiirlerini bir araya getirdiği Serâb-ı Ömrüm'ün Kıbrıs'ta basılması, Oxford'a gidişi, doğup büyüdüğü öz vatanına bir turist gibi girip çıkma arzusu gibi öteden beri merak edilen bazı konulara da bu mektuplarda açıklık getirilmektedir.